Gecmisin karanlik bir gölge gibi hafizayi rahat birakmadigi ve simdinin yalnizca bir hayal kirikligi olarak deneyimlendigi zamanlarda, mutluluk ancak gelecege ertelenen bir ihtimal olarak mi kalir
Anne Rabe, Mutluluk Ihtimalinde Dogu Almanya ile Bati Almanyanin birlesmesinin meydana getirdigi celiskileri bir ailenin üc kusaga yayilan yasami üzerinden resmeder. Yeni kusak, eskilerinden bambaska bir dünyaya - Dogu ile Batinin, eskiyle yeninin, kapitalizmle sosyalizmin melezlendigi bir gecis dönemine dogar. Baskici politikalarina ragmen, gecmiste kalan sosyalizmi daha adil bulan ebeveynlerinin degerleri yabancidir onlar icin. Gecmisin yani sira, simdiyle de bir türlü uyusamayan anlatici, zamanin ve degerlerin bütünüyle muglaklasarak ic ice gectigi bir yarikta kurar anlatisini.
Fakat bu roman, menzili kisa düsen biyografik ögelerden medet uman soyut bir aile romani degildir. Rabe, farkli anlati türlerinden faydalanarak, kisisel olan ile tarihin, bireyselle toplumsalin girift iliskisini ortaya koyan güclü bir metin yaratir. Hikaye anlaticiliginin bilindik kronolojisini bozarak anlatinin katlarini acan Mutluluk Ihtimali; simdi, gecmis ve gelecegin yekpare bir bütün olarak gebe oldugu ihtimalleri görünür kilmak gibi essiz bir marifet sergiler.