Zübeyde Hanimin hayati Osmanli Devletinin son yillarina tesadüf etmis ve cileler icinde gecmistir. Genc yasta kaybettigi üc cocugunun acisinin üzerine kocasi Ali Riza Beyin vefat etmesi onun hayatinda derin yaralar acmistir. Bütün sevgisini verdigi oglu Mustafa Kemalin devleti kurtarma arzusu, Zübeyde Hanimin cileli yasantisinda ayri bir sayfa acmis, hayati boyunca yasadigi zorluklarin yanina oglunun basina kötü bir sey gelecegi endisesi de eklenmistir. Bununla beraber Zübeyde Hanim oglunun fikirlerine karsi cikmamis, ömrü boyunca ona inanmis ve destek olmustur.Selanikin Yunanistana gecmesiyle dogup büyüdügü topraklari terk etmek zorunda kalip Istanbula yerlesen Zübeyde Hanim buradaki yillarini yine evladindan uzak ve cileler icinde gecirecektir. Oglu Mustafanin Samsuna gecip direnis baslatmasindan sonra hükmetin Zübeyde Hanim üzerindeki baskisi artmis, defalarca evi aranmis, oglu hakkinda cikan haberler ve idam karari onun üc bucuk sene gece gündüz aglamasina neden olmustur. Zübeyde Hanim, Mill Mücadelenin sonlarina dogru oglunun yanina Cankayaya geldiginde sagligini tamamen kaybetmis durumdadir. Ankaradaki son günleri hastaliklar icinde gecen Zübeyde Hanim, Izmire götürülmüs ve Milli Mücadelenin zaferle noktalanmasindan kisa bir süre sonra vefat etmistir.