Hazret-i Mevlana buyuruyor ki
Öldükten sonra benim mezarimi yeryüzünde aramayin. Benim gercek kabrim ariflerin gönüllerindedir
Arif gönüller Kalplerini Hakkin nuru ile cilalamis bahtiyarlar. Nefsani arzularini bertaraf etmis tertemiz ruhlar. Allah Rasulünün zamana yayilan varisleri. Peygamber ahlaki ile nurlanmis gönül kandilleri.
Bütün mesele, hayati son nefese kadar böyle gönüllerden sir ve hikmet incileri devsirerek yasayabilmek. Tipki Yaman Dede gibi
Yakin tarihimizin bagri yanik peygamber asiklarindan olan Yaman Dede, evvelce bir Ortodoks idi. Hazret-i Mevlananin Mesnevisini okumak suretiyle oradan aldigi ilham ile hidayete mazhar oldu. Bu mazhariyetin minneti icinde hocalik yaptigi imam-hatip lisesi talebelerine derdi ki
- Bana nicin Mesneviyi cokca okudugumu soruyorsunuz. Nicin okumayayim ki, ben bir Ortodoks olarak yasarken Hazret-i Mevlana ve Mesnevisi, beni elimden tuttu ve dogru Alemlere Rahmet Fahr-i Kainat -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimizin vuslat esigine götürdü. O mübarek esikte sonsuz kurtulusumuzun sirri olan ask-i Muhammediyi kana kana icirdi
Onun da ardindan, bu fani alemde yasadigi o ebedi asktan hos bir sada kaldi
Susuz kalsam, yanan cöllerde can versem elem duymam,
Yanardaglar yanar bagrimda, ummanlarda nem duymam,
Cemalinle ferah-nak et ki yandim ya Rasulallah..