Ahmet Mithat Efendi Seytankaya Tilsiminda gizemli bir ask hikayesini anlatirken batil inanclari da sebep oldugu sonuclardan hareketle ele alir. Olayin Güney Italyada gecmis olmasi medeniyetin cagdas merkezi olarak degerlendirilen Avrupaya yönelik mesnetsiz hayranliga örtük bir elestiriyi de arka plana yerlestirir. Bununla birlikte eserin basinda bir notla SeytankayaTilsimini Fransizca bir hikayeden yararlanmak suretiyle kaleme aldigini belirten Ahmet Mithat Efendinin yabanci bir tür olan romanin gelismesi ve yerlesmesi icin ceviriye verdigi önem sasirtici degildir. Ancak Tanzimat döneminde uyarlanan veya yeniden yazilan kimi eserlerin ve yazarlarinin ismen anilmamasi pek yadirganmaz. Ahmet Mithat Efendi de Seytankaya Tilsimini yazarken yararlandigi eserin ve yazarinin adini belirtmek geregini duymamistir.