Yeminler, intikamlar, acilar, sirlar, fedakarliklar ve ask...
Bilmediklerinin acisini ceken Karaca yürekler.
Kimisi kinine üzülecek, kimisi sakladigina. Sonra kaybolan zaman ile birlesecek yürekler.
Arkin, intikamin pencesine düsmüs yarali bir aslan; kim iyilestirebilirdi ki onu bir ceylandan baska
Maral, bilinmezligin ve keskelerin icinde kaybolmus bir ceylan; kim kurtarabilirdi ki onu bir aslandan baska
Onlar; kocaman, gür, yesil yaprakli bir ormanda rastladilar birbirlerine. Yollari kesisti. Aslan yaraladi ceylani. Ama ceylan fark etti ki o da yarali. Aci cektiler cokca. Ve sonra sardilar birbirlerini. Ask kutsadi onlari, sevda gösterdi gercekleri. Ve mutluluk hep baki kaldi.
Seni bensizlikle cezalandirdigimi zannederken, en cok kendimi sensizlige mahkm ettigimi bilemedim ben. Senden aldigim, caldigim ne varsa boynumdaki urganin dügümünde. Sac tutamlarini sevemeyen parmaklarim, kirpiklerinin titreyisini izleyemeyen gözlerim, nefesini soluyamayan nefesim, en cok da gönlündeki askima yarenlik edemeyen yüregim sikayetci benden. Bütün uzuvlarim, organlarim, en büyük düsmanim oldu yoklugunda. Yasamak icin kalbin atmasi, nefes almak yetmiyormus Karacam, yasamak icin sen lazimmissin.