Rebecca Solnit, bilip bilmeden her seyi aciklayarak kendini ispatlamak derdindeki adamlari; kadinlarin nasil susturuldugunu ve hayatin her alaninda maruz kaldiklari siddeti anlatiyor. Ancak kitabin Türkce baskisi icin yazdigi önsözden de anlasilacagi gibi kötümser degil, aksine özgürlesebilecegi baska bir dünya hayali icin herkesi mücadeleye, dayanismaya cagiriyor. Adamlarin dünyasinda var olmaya calisan kadinlara umut verirken gercek kadin hikayelerinin yani sira Virginia Wolfun metinlerinden, Pandora mitinden, Zapatistalarin deneyiminden, kadin yol arkadaslarindan ve feminizmden güc aliyor.
Kadinin adi sessizlik. Erkeginki iktidar. Kadinin adi fakirlik. Erkeginki zenginlik. Kadin ve erkekten bahsederken Onun diyoruz, ama kadina baktigimizda, Onun olan bir sey var mi gercekten Erkegin adi Onun, ve o her seyin kendisine ait oldugunu iddia ediyor, kadin da dahil. Izin almadan ve bir bedel ödemek zorunda kalmadan kadina sahip olabilecegine inaniyor.